Siren Ertan Çarmıklı'dan 'şıklığın' şifreleri

Akşam'dan Aysun Kaba'nın röportajı..

Siren Ertan Çarmıklı kimdir? Kendinizi nasıl anlatırsınız?
9 Eylül Üniversitesi, GSF-Tekstil Tasarımı bölümünde aldığım eğitimden sonra çalışma hayatına başladım. 10 yıl önce kendi işimi kurdum. O günden bugüne Türkiye’nin her yerinden ve bazen de yurtdışından, her yaştaki kadınları giydiriyorum. Ulusal ve uluslararası şirketlerle proje ortaklığı yapıyorum. Eşim Gökhan’la da on iki yıldır birlikteyiz.

Başarınızın sırrı nedir?
İş teklifiyle İstanbul’a taşındığım ve benim için çok değerli olan Mustafa Ağabey’imden (Taviloğlu) dinlediğim başarı tavsiyesini aklımdan hiç çıkarmadım; çok çalışmak, düzenli aile hayatı ve sosyal olmak. Ben çok çalışır, az uyur, az tatil yaparım. Başkalarının ya da kendimin hatalarından ders almaya çalışırım ve çok istikrarlıyımdır.

İzmir’i ve yaşadığınız İstanbul’u nasıl kıyaslarsınız?
İzmir, beni ben yapmasıyla gurur duyduğum şehrimdir. Ancak İstanbul, beni besleyen, büyüten, dinamizmi ve rekabetiyle asla yavaşlamama izin vermeyen derin mi derin şehrimdir. Yaşamak,
tutunmak çok zordur ama bu insanı daha güçlü yapar. Bana çok sevdiğim işimi ve eşimi verdiği için de markamın ismini ‘Siren Ertan ISTANBUL’ koydum.

Moda hayatınızın bir parçası değil mi?
Sadece bir parçası. Moda hangi alanda olursa olsun hayatımızın tuzu biberidir. Hayatlarımıza renk katar, sektörleri geliştirir ve değişkenliğiyle dünyadaki milyonlarca kişiye istihdam sağlar.

Müşterilerinizle bire bir ilgilenir misiniz?
Kumaş-malzeme alımından model tavsiyesi ve çizimine, provalardan teslimatlara kadar her aşamayla bizzat ilgilendiğim için randevuyla çalışmayı tercih ediyorum. Tabii bu arada vakti olmayan müşterilerimiz için hazır kıyafetler de hazırlayıp atölyemde bulunduruyorum.

Nelerden ilham alısınız?
Tamamen müşterimin kendisinden ilham alırım. Bir tasarımcı olarak tasarımımla kendimi tatmin etmeyi değil, öncelikle müşterimi hayatında olabilecek en güzel ve en zarif haliyle göstermeyi hedeflerim. Bu nedenle kişiye odaklanırım. Hem vücut kusurlarını kamufle etmek gibi ayrıntılarla uğraşıp harikalar yaratmak beni ekstrem tasarımlar peşinde koşmaktan çok daha fazla heyecanlandırır. İşime ve müşterilerime olan sevgim tasarımlarıma yansır.

Nelerden etkilenirsiniz?
Sanatın her dalını ve doğayı severim. Resme, heykele, mimariye sevdalı biri olarak çok gezer, çok inceler, kitap ve dergileri çok değerli bulurum. Bakmak değil, görmeyi bilmek lazım

Stil sahibi birisi olarak kadınlarımıza tavsiyelerinizi alabilir miyiz?
Dünyanın en güzel elbisesi, uygun olmayan bir kişinin üzerinde hiçbir şey ifade etmez. Moda ve marka giyinmenin de şıklıkla pek alakası yoktur. Demode olmamanızı sağlar ancak şık olmanın şifreleri başkadır. Kişinin yaşına, konumuna ve yerine göre giyinmesi çok önemlidir. Kişiye özel çalışmalarımla müşterilerimi bu çerçevede yönlendiririm. Kusurlarını örtüp, güzel yanlarını öne çıkaran, rengi, kalıbı, tarzı ile kendisine en yakışan kıyafetleri yaratır,  günün modasından ona uygun noktaları seçerim. Kişinin bir stilinin olması gerçekten o kişiye değer katar. Ancak hayatınızla uyum sağlaması ve süreklilik göstermesi çok önemlidir. Bu nedenle içinizden gelmesine dikkat edin derim.

Atölyeniz sizin için ne ifade ediyor?
Atölyem benim tırnaklarımla kurduğum ve çok çalışarak bugüne taşıdığım mabedim. İnsan emek verdiği şeyi daha çok seviyor, daha çok bağlanıyor.

Hayatı akışına mı bırakırsınız?
Günlük hayatımda çok düzenli ve planlı biri olmama rağmen uzun vadeyi hiç düşünmüyor olmam beni de çok şaşırtıyor. Hayatımda hiç uzun vade plan yapmadım. Sanırım hayatla
ilgili şu sözü benimsiyorum; ‘Hayat, siz plan yaparken başınıza gelen şeymiş’.