Hakikat Değişmez, Değişene Hakikat Denmez!
'Sürdürülebilir güzellik' mümkünleşti!
Sürdürülebilir güzelliğin diyorum çünkü Yves Rocher, doğaya zarar vermeden bitkilerden gelen güzelliği tüketicisiyle buluşturuyor.
Akşam'dan Pınar Hiçdurmaz'ın röportajı..
Yves Rocher, 1959 yılında Fransa’nın kuzeyinde Bretagne’da kurulan bitkisel kozmetik markası. Yani tüm ürünlerinin içeriğindeki aktif bileşen mutlaka bir bitki. Doğuşundan bugüne marka 88 ülkede, 4 binden fazla satış noktasına ulaşmış. 2010 yılından beri Türkiye’de de faaliyet gösteren Yves Rocher, şu anda ülkemizde 100 mağazaya ulaştı. Kurulduğu yıldan bugüne bitkilerle gözle görülür mucizeler yaratan markanın Genel Müdürü Elif Berker’le buluştuk. İki kadın buluşur da konu güzellik trendleri ve kozmetikler olursa, tahmin edeceğiniz gibi saatler süren koyu bir sohbete daldık. Berker’den bitkiler, bakım, makyaj trendleri ve güneş koruması hakkında faydalı bilgiler aldık.
Türkiye’de 100 mağaza... Türk tüketicisinin markaya karşı bakışı nedir, sizce?
Türk tüketicisinin kozmetik pazarından çok temel beklentileri var. Bunlardan birincisi etkinlik. Kullandığı ürünün gözle görülür güzel sonuçlar vermesini istiyor. İkincisi kalite. Bunun yanı sıra iyi bir servis; ürün konusunda doğru bilgi almak, iyi yönlendirilmek istiyor. Bir de ulaşılabilirlik; hem fiziksel anlamda ürünü kolay bulabilmek hem de fiyat olarak da ulaşılabilirlik. Sanırım bütün bunlara cevap veren bir marka oldu Yves Rocher. 100. mağazayla beraber mağazacılık anlamında, kozmetik perakendesinin bir numaralı mono marka kozmetik zinciri olduk.
Biraz üretim zincirinden de bahseder misiniz?
55 yıllık bitki bilimine ve bilgisine sahibiz. Kendi araştırma geliştirme labrotuvarlarımız ve botanik bahçemiz var. Bugüne kadar 1100 tane bitki orada yetiştirildi. Orada yetiştirilen bitkilerle 110 farklı ürün ve 50 farklı patentli formül elde edildi. Ürünlerimizin içeriğini oluşturan bitkilerin yaklaşık üçte birini kendi tarlalarımızda üretiyoruz. Olmayanlar da Fransa’nın kuzeyinde yetişemeyenler. Ürünün bitki olarak yetiştirilmesinden nihai ürün olarak tüketicinin eline geçtiği noktaya kadar bütün süreç Yves Rocher’in kontrolü altında. Bu da kaliteyi garantiliyor.
Ürünlerin bitkilerden güç aldığı kesin…
Bitkisel içerik bizim tüm ürünlerimizin aktif bileşeni. Ürünün fonksiyonunu sağlayan her zaman bitki oluyor. Bunun haricinde maksimum oranda doğal içerik kullanmaya özen gösteriyoruz. Doğal içerikle birlikte önceliğimiz organik tarımla yetiştirilmiş bitkiler. Çünkü bitkinin en doğal haliyle yetiştirilmesi en çok faydayı içerdiği versiyonudur. Bu konuda hassas olduğumuz bir nokta var; kesinlikle türü tükenmekte olan bitkileri kullanmıyoruz. Onların yerine yeni türler keşfederek, onları kullanmak, onların da kendini yenileyen parçalarını kullanarak çalışmak; yaprakları dalları gibi…
Sizden daha önce Madagaskar Afyolası’nı öğrenmiştim. Yeni mucizeler var mı?
Evet, Madagaskar Afyolası cildin kendini savunma korunma mekanizmalarını güçlendiren bir bitki. O yüzden güneş ürünlerimizde de kullandık. Anti-Age Globale ile birlikte ekinezya bitkisinin kök hücrelerinden, cildin kendini yenileme gücünü artıran ve sürdüren bir krem yarattık. Her bir kavanozda 100 binden fazla ekinezya kök hücresi var. Tabii bunun için milyonlarca ekinezya çiçeği kullanıyor değiliz. Laboratuvar ortamında çoğaltıyoruz. Bu ürünle Yves Rocher, ilk olarak dördüncü nesil kökhücrelere imza attık. Ayrıca Elixir 7.9 Gençlik İksiri var. Hakikaten ürün bir gençlik iksiri. Çünkü içinde 7 değerli bitki, 9 tane de patentli formül var. Bu 7 tane değerli bitki; afloya, yalancı iğde, yeşil prinç, elma oligasidleri, tara bitkisi, aleo vera ve pancar.
Bu bitkiler ne işe yarıyor?
Pancar; stres gibi dış etkenlere karşı cildin kendini yüzde 88 oranında daha fazla korunmasını sağlayarak rahatlatır. Yalancı iğde; epidermis ve dermis arasındaki microdepresyon ağını kuvvetlendiriyor. Yalancı iğde çekirdeğinden ve posasından iki ayrı formül elde edildi. Bağları güçlendiriyor ve sarkmayı engelliyor. Elma oligosidleri de cildin üst yüzeyinde bulunan cilt hücrelerinin birbirine tutunmasını sağlayan proteini artırırlar. Yeşil pirinç oksijen alımını artırıyor. Tara çekirdeği de yine microdepresyon ağın iyileştirilmesinde etkili. Afloya cilt korumasını sağlıyor. Aloe vera da hücre yenilenmesini artıran bir bitki.
Leke ve yaşlılık izlerine son
Lekelerde etkili bir ürün serisi çıkardık. White Botanical. Bu seri doğal bir şekilde lekelerin görünümünü gideriyor. Aynı zamanda anti aging etkisi de var. İçinde beyaz meyan kökü tozu ve beyaz acı bakla özü var. Beyaz meyan kökü tozu; lekeleri gidermeye yarıyor. Beyaz acı bakla da cildin yeniden yapılanmasını sağlayarak, kırışıklıkları gideriyor. Gündüz için önerdiğimiz ürünün ayrıca 30 koruma faktörür de var. Lekeleri yok ederken yeni lekelere davetiye çıkarmamalıyız.
Güneşe alışmak gerekir
Güneşe ilk çıktığınızda mutlaka yüksek koruma faktörleri kullanın. Eğer denizde veya plajdaysanız daha farklı bir uygulama yapmanız gerekir. Günlük korumada evden çıkmadan, uzun süreli koruma sağlayan, yüksek korumalı bir güneş kremi tercih etmeniz yeterli olacaktır. Tabii en önemlisi 12.00-15.00 saatleri arasında direkt güneşe maruz kalmayın. Bir de 3 yaşın altındaki çocukları kesinlikle güneşe çıkarmayın. Çünkü onların henüz kendini güneşe karşı koruma mekanizmaları gelişmemiştir.
Rengarenk gözler, çarpıcı dudaklar
Bu yaz makyajda vurgu en çok gözlerde ve dudaklarda olacak. Gözler için konuşacak olursak; renkli eyelinerlar çok revaçta. Dudaklarda da canlı parlak renkler çok moda. Bizim de parlaklık diye yeni bir serimiz çıkacak. Parlaklık verirken aynı zamanda da nemlendiren özelliğe de sahip bir seri. Allıktaysa pembe, şeftali gibi soft tonlar moda. Ama şunu unutmayın güzellik sağlıklı bir ciltten gelir. Bu yüzden cildinize iyi bakın ki sonrasında sadece makyajla renklendirin.
Aromatik değerler
Yves Rocher’in her zaman öne çıkan parfümü özel bir çiçeğin kokusu oluyor. Bütün parfümlerimizin ortak özelliği bitkisel alkol kullanılıyor olması.
50 yılda 50 milyon ağaç
Yves Rocher; ambalajlarını sürdürülebilir ormanlardan elde ediyor. Bu da şu demek kullandığı her ağacın yerine, bir yenisini dikiyor. 50. yılda 50 milyon ağaç hedefleri var. Bizim röportajımız sırasında ağaç sayısı 35.405.297 idi. Sürekli artmaya devam ediyor. Ağaçlandırma kampanyasına Türkiye’yi de dahil etmek için Yves Rocher Vakfı gerekli çalışmalara başlamış.
Yves Rocher, 1959 yılında Fransa’nın kuzeyinde Bretagne’da kurulan bitkisel kozmetik markası. Yani tüm ürünlerinin içeriğindeki aktif bileşen mutlaka bir bitki. Doğuşundan bugüne marka 88 ülkede, 4 binden fazla satış noktasına ulaşmış. 2010 yılından beri Türkiye’de de faaliyet gösteren Yves Rocher, şu anda ülkemizde 100 mağazaya ulaştı. Kurulduğu yıldan bugüne bitkilerle gözle görülür mucizeler yaratan markanın Genel Müdürü Elif Berker’le buluştuk. İki kadın buluşur da konu güzellik trendleri ve kozmetikler olursa, tahmin edeceğiniz gibi saatler süren koyu bir sohbete daldık. Berker’den bitkiler, bakım, makyaj trendleri ve güneş koruması hakkında faydalı bilgiler aldık.
Türkiye’de 100 mağaza... Türk tüketicisinin markaya karşı bakışı nedir, sizce?
Türk tüketicisinin kozmetik pazarından çok temel beklentileri var. Bunlardan birincisi etkinlik. Kullandığı ürünün gözle görülür güzel sonuçlar vermesini istiyor. İkincisi kalite. Bunun yanı sıra iyi bir servis; ürün konusunda doğru bilgi almak, iyi yönlendirilmek istiyor. Bir de ulaşılabilirlik; hem fiziksel anlamda ürünü kolay bulabilmek hem de fiyat olarak da ulaşılabilirlik. Sanırım bütün bunlara cevap veren bir marka oldu Yves Rocher. 100. mağazayla beraber mağazacılık anlamında, kozmetik perakendesinin bir numaralı mono marka kozmetik zinciri olduk.
Biraz üretim zincirinden de bahseder misiniz?
55 yıllık bitki bilimine ve bilgisine sahibiz. Kendi araştırma geliştirme labrotuvarlarımız ve botanik bahçemiz var. Bugüne kadar 1100 tane bitki orada yetiştirildi. Orada yetiştirilen bitkilerle 110 farklı ürün ve 50 farklı patentli formül elde edildi. Ürünlerimizin içeriğini oluşturan bitkilerin yaklaşık üçte birini kendi tarlalarımızda üretiyoruz. Olmayanlar da Fransa’nın kuzeyinde yetişemeyenler. Ürünün bitki olarak yetiştirilmesinden nihai ürün olarak tüketicinin eline geçtiği noktaya kadar bütün süreç Yves Rocher’in kontrolü altında. Bu da kaliteyi garantiliyor.
Ürünlerin bitkilerden güç aldığı kesin…
Bitkisel içerik bizim tüm ürünlerimizin aktif bileşeni. Ürünün fonksiyonunu sağlayan her zaman bitki oluyor. Bunun haricinde maksimum oranda doğal içerik kullanmaya özen gösteriyoruz. Doğal içerikle birlikte önceliğimiz organik tarımla yetiştirilmiş bitkiler. Çünkü bitkinin en doğal haliyle yetiştirilmesi en çok faydayı içerdiği versiyonudur. Bu konuda hassas olduğumuz bir nokta var; kesinlikle türü tükenmekte olan bitkileri kullanmıyoruz. Onların yerine yeni türler keşfederek, onları kullanmak, onların da kendini yenileyen parçalarını kullanarak çalışmak; yaprakları dalları gibi…
Sizden daha önce Madagaskar Afyolası’nı öğrenmiştim. Yeni mucizeler var mı?
Evet, Madagaskar Afyolası cildin kendini savunma korunma mekanizmalarını güçlendiren bir bitki. O yüzden güneş ürünlerimizde de kullandık. Anti-Age Globale ile birlikte ekinezya bitkisinin kök hücrelerinden, cildin kendini yenileme gücünü artıran ve sürdüren bir krem yarattık. Her bir kavanozda 100 binden fazla ekinezya kök hücresi var. Tabii bunun için milyonlarca ekinezya çiçeği kullanıyor değiliz. Laboratuvar ortamında çoğaltıyoruz. Bu ürünle Yves Rocher, ilk olarak dördüncü nesil kökhücrelere imza attık. Ayrıca Elixir 7.9 Gençlik İksiri var. Hakikaten ürün bir gençlik iksiri. Çünkü içinde 7 değerli bitki, 9 tane de patentli formül var. Bu 7 tane değerli bitki; afloya, yalancı iğde, yeşil prinç, elma oligasidleri, tara bitkisi, aleo vera ve pancar.
Bu bitkiler ne işe yarıyor?
Pancar; stres gibi dış etkenlere karşı cildin kendini yüzde 88 oranında daha fazla korunmasını sağlayarak rahatlatır. Yalancı iğde; epidermis ve dermis arasındaki microdepresyon ağını kuvvetlendiriyor. Yalancı iğde çekirdeğinden ve posasından iki ayrı formül elde edildi. Bağları güçlendiriyor ve sarkmayı engelliyor. Elma oligosidleri de cildin üst yüzeyinde bulunan cilt hücrelerinin birbirine tutunmasını sağlayan proteini artırırlar. Yeşil pirinç oksijen alımını artırıyor. Tara çekirdeği de yine microdepresyon ağın iyileştirilmesinde etkili. Afloya cilt korumasını sağlıyor. Aloe vera da hücre yenilenmesini artıran bir bitki.
Leke ve yaşlılık izlerine son
Lekelerde etkili bir ürün serisi çıkardık. White Botanical. Bu seri doğal bir şekilde lekelerin görünümünü gideriyor. Aynı zamanda anti aging etkisi de var. İçinde beyaz meyan kökü tozu ve beyaz acı bakla özü var. Beyaz meyan kökü tozu; lekeleri gidermeye yarıyor. Beyaz acı bakla da cildin yeniden yapılanmasını sağlayarak, kırışıklıkları gideriyor. Gündüz için önerdiğimiz ürünün ayrıca 30 koruma faktörür de var. Lekeleri yok ederken yeni lekelere davetiye çıkarmamalıyız.
Güneşe alışmak gerekir
Güneşe ilk çıktığınızda mutlaka yüksek koruma faktörleri kullanın. Eğer denizde veya plajdaysanız daha farklı bir uygulama yapmanız gerekir. Günlük korumada evden çıkmadan, uzun süreli koruma sağlayan, yüksek korumalı bir güneş kremi tercih etmeniz yeterli olacaktır. Tabii en önemlisi 12.00-15.00 saatleri arasında direkt güneşe maruz kalmayın. Bir de 3 yaşın altındaki çocukları kesinlikle güneşe çıkarmayın. Çünkü onların henüz kendini güneşe karşı koruma mekanizmaları gelişmemiştir.
Rengarenk gözler, çarpıcı dudaklar
Bu yaz makyajda vurgu en çok gözlerde ve dudaklarda olacak. Gözler için konuşacak olursak; renkli eyelinerlar çok revaçta. Dudaklarda da canlı parlak renkler çok moda. Bizim de parlaklık diye yeni bir serimiz çıkacak. Parlaklık verirken aynı zamanda da nemlendiren özelliğe de sahip bir seri. Allıktaysa pembe, şeftali gibi soft tonlar moda. Ama şunu unutmayın güzellik sağlıklı bir ciltten gelir. Bu yüzden cildinize iyi bakın ki sonrasında sadece makyajla renklendirin.
Aromatik değerler
Yves Rocher’in her zaman öne çıkan parfümü özel bir çiçeğin kokusu oluyor. Bütün parfümlerimizin ortak özelliği bitkisel alkol kullanılıyor olması.
50 yılda 50 milyon ağaç
Yves Rocher; ambalajlarını sürdürülebilir ormanlardan elde ediyor. Bu da şu demek kullandığı her ağacın yerine, bir yenisini dikiyor. 50. yılda 50 milyon ağaç hedefleri var. Bizim röportajımız sırasında ağaç sayısı 35.405.297 idi. Sürekli artmaya devam ediyor. Ağaçlandırma kampanyasına Türkiye’yi de dahil etmek için Yves Rocher Vakfı gerekli çalışmalara başlamış.