Yılmaz Özdil yazdı: "Yoğun istek üzerine…"

Yılmaz Özdil'in Sözcü Gazetesi'nde yayınlanan bugünkü yazısı...

Yılmaz Özdil yazdı: "Yoğun istek üzerine…"

Israrla mesaj gönderiyorsunuz, “helalleşme” adı altında yürütülen faaliyetler hakkında niye yazmadığımı soruyorsunuz.

Halbuki, kariyerimi yakmayı göze alarak, tee 2010 yılından beri ısrarla yazıyorum, buyrun, sizin güzel hatırınız için gene yazayım.

Guguk kuşu.

En tehlikeli…

En sinsi kuş türüdür.

Gözüne kestirdiği yuvanın etrafında dolanır, saksağan yuvası, ispinoz yuvası, ötleğen yuvası farketmez, yabancı türlerin yumurtlamasını, kuluçkaya yatmasını bekler, uygun zamanı kollar, hedef aldığı yuva boş bırakıldığında, anında gelir, kaşla göz arasında bir yumurtayı yuvadan atar, kendi yumurtasını onun yerine yerleştirir, pırrr, gider.

Yuvanın sahibi geri döner, kendi yumurtalarından birinin dışarı atıldığını, onun yerine kendisinden olmayan yumurtanın monte edildiğini farketmez, kuluçkaya yatmaya devam eder.

Guguk yavrusu, kendisini oraya monte eden annesi kadar tehlikeli, annesi kadar sinsidir, hangi yuvaya bırakılırla bırakılsın, kabuğunu öbür yumurtalardan en az bir gün önce kırar, bir gün önce doğar.

Ve, doğar doğmaz, uygun zamanı kollar, yuva boş bırakıldığında, ittirir kaktırır, öbür yumurtaları yuvadan dışarı atar, kırar.

Böylece, yuvanın gerçek evlatları imha edilir, guguk yavrusu kendisine ait olmayan yuvanın tek mirasçısı olur.

Kandırdığı, yuvasına yerleştiği annenin sahiplenme duygusunu, şefkatini, fedakarlığını, besleme, koruma kollama, büyütme içgüdüsünü sömürmeye başlar.

Vahametin farkında olmayan anne, besler besler besler… Guguk yavrusu, kendisini besleyen anneden bile daha iri hale gelir.

Artık işi bitmiştir.

Ne yapar biliyor musunuz?

Yuvayı dağıtır.

Öyle gider.

YAZININ TAMAMINI BURAYA TIKLAYARAK OKUYABİLİRSİNİZ