Bu size çok pahalıya mal olacak!

Magazin oluşumunun alt kademede ve fonksiyonu maşalık olanlarının terör estirdiği bir döneme girildi.

Büyük medya yapılarının yani televizyonlarının, gazetelerinin magazin işlerinin içine yuvalanan bu tedarikçi, tetikci ve alet olmaya müsaitlerden oluşmuş çetelerin şimdilik aldıkları avanta ve yan işlerden edindikleri servet, görünen yaşam standartlarının aldıkları maaşlarla doğru orantıda olmadığı herkesçe malum iken bu medya kuruluşlarının üst düzey yöneticilerinin durumu  bilmediklerini düşünmek zor.

Öyle ise, demek ucuz eleman çalıştırıp gerisine göz yummak işlerine geliyor, elbette kendileride bu şahısların tuzaklarına düşmediler ve kafalarına silah dayanmadıysa.

Üçüncü şık ise tepelerde oturanların çoğu kez olan bitenlerden habersiz olma ihtimalidir ki ben bunu yakıştırırım kendilerine.

İletişim Fakültelerinden mezun yığınla pırıl pırıl insanlar işsiz, gizli işsiz dolanırken çizilen karikatürlerin içini boyamaktan daha sonra dedikoducu teyzeliğe yükseltilip, Türkbükü’nde mabadını yağlarken Soma Ağıtları yakmaya kalkanların resimleri çıktığında kimse gücenmesin, özellikle bunlara  köşe verip yazdıran gazetelerinde....

Ekranda olacağım diye bunlarla program yapmaya razı anlı şanlı köşe yazarları ise bu heveslerinden çabuk pes ediyorlar, keşke Kocamustafa Paşalı ayakkabıcının kızı ile hiç çıkmasalardı ekranlara, Serdar Turgut gibileri...

Bu magazin aparatçikleri ile magazin muhabirlerini asla karıştırmamak lazım.

Biri magazin haberi yapar öbürü ünlülerin veya bu yolla ünlü olmak isteyenlerin yatak günlüğünü tutar, biri avanta, şantaj yoluyla menajerlik, basın danışmanlığı kılıfı altında para aldığının lehine sağa sola saldırır eşkiya gibi rakiplerin yolunu keser, öbürü bu ahlaksızlıklardan tamamen bağımsız size popüler kültürün vaz geçilmezi magazin haberlerini taşır ki, bazen bu haberlerin arkasındaki gerçeği benim diyen gazeteciler yazamaz.

Bu piyasada kim kime çalışıyor artık ayan beyan ortadayken ve bunlar ekranlarda, gazetelerde köşebaşı yaparken doğru, manipüle edilmemiş magazin haberi beklemek beyhude olur ve korkarım ve hiç temenni etmem bir gün bu işin sonu 'kanlı' biter, bu bir şantaj değil sadece uyarıdır, bunlarla baş edecek tek güç onlara bu yetkileri veren mensubu oldukları medyaların patronları ve yöneticileridir.

Bakın Beyler, bu insanların yaptıkları kötülüklerin intikamını bir gün sizden alırlar, şimdi eldeki medya silahı sizde ama hiç şüpheniz olmasın kimse cesaret edemese bir gün menfaatlerine halel geldiğini hissettikleri an bu çirkefler sizi de tanımaz her tarafınıza sıçrar.

Söz üstdüzey yeöneticilerden açılmışken, Fikret Ercan Beyefendi hakkında Cengiz Semercioğlu’nun 31 Aralık 2009 tarihli yazdıklarını hatırlayalım:

‘Fikret Ercan mı daha çok genel yayın yönetmeni eskitti Oktay Ekşi mi?..

"I Love Deer" (geyiği seviyorum) gecesinin en çok geyik çeviren ismi Ertuğrul Özkök'tü, gecenin yıldızıydı.

Gecenin ortasında "Şimdi bir bahis açıyorum" diye konuyu ortaya attı...

"Fikret Ercan mı daha çok genel yayın yönetmeni eskitmiştir Oktay Ekşi mi" diye soruyu sordu.

Yayın Koordinatörü Fikret Ercan 7 genel yayın yönetmeni görmüş Hürriyet'te, Ertuğrul Özkök'le 8...

Oktay Ekşi'nin çalıştığı genel yayın yönetmeni 8 ya da 9 olabilir, fikir birliği sağlanamadı masada...

Sonunda Oktay abi, kahkahalar arasında tartışmaya noktayı koydu;

"Bu bahiste ben bile Fikret Ercan'dan yana oy kullanıyorum. Ona bu konuda kimsenin yetişmesi mümkün değil"...

Espriyi Özkök patlattı; "Bakın sonunda ben de yazar olarak Fikret Ercan'ın eline düştüm"...

Gazetede birinci sayfayı Fikret Abi çiziyor, hangi köşe yazarlarının birinci sayfadan nasıl anonslanacağı da onun çizdiği mizanpajla belirleniyor.

Genel yayın yönetmeni olarak yıllardır her gün birinci sayfadan anonslanan Ertuğrul Özkök de bundan sonra diğer tüm yazarlar gibi Fikret Ercan'ın inisiyatifine kalmış durumda.

"Her canlı ölümü tadacaktır"a gönderme yaparak espriyi Ertuğrul Özkök patlatıyor masada... "Her köşe yazarı Fikret Ercan'ın mizanpajını tadacaktır"


Olan bitenden haberiniz yok mu Fikret Ercan Beyefendi? Filiz Öcal'ı tanımıyor musun, neler yaptığından haberin yok mu?.... Yukardaki, yazıdan anlaşılan herşey senden soruluyormuş!

En son kocalar duyarmış misali 'en son Genel Yayın Yönetmenleri duyarmış' mı diyeceğiz ?

Ve  tirajı yüksek  ama etkisi az olduğunu bizzat kendisinin söylediği Posta Gazetesinin efsane ismi Rıfat Ababay'ın şu sözlerini de hatırlıyalım:

"Ertuğrul Özkök'ü hem insan, hem gazeteci olarak çok seviyorum. babam bana 'gazeteci olma, Özkök ol’ derdi. En beğendiğim köşe yazarı Ertuğrul abi. düşünenlerin düşüncesini değil, haber yazıyor ve yazarken çok yalın bir dil kullanıyor. Ben hürriyet gazetesi'nde Ertuğrul abi’nin olmadığı günü anlıyorum. çünkü o kişiliğini gazete yansıtıyor..."

Bu sözlerden anlıyoruz ki Ertuğrul Özkök Sitcom Gazeteciliğinin gurusu olarak hala etkisini sürdürüyor! Gene kendisine yakalandık.

Sayın Rıfat Ababay:

Rahmetli babanız muhterem Dr. Meşhut Ababay neden böyle söylemiş bilemem ama en üst seviyede sorumlu olduğunuz ve magazin gazeteciliğini bu hale getiren bir avuç çeteleri görseydi, acaba söyleşilerinizde bahsettiğiniz Fransızca rüya gören Osmanlı Devlet adamı, hukuk bilgin, Şeyhülislam büyükbabanız Üryanizade Cemil Molla acaba bu durumda inisyatif kullanmamanıza, dilsiz şeytan olmanıza ne derdi acaba?

Ailenize ait Kuzguncuk’ta ki camii tamir ettirmenizden manevi değerlere hassasiyetinizi tahmin ediyorum da, ama sizde mi Frankestein'larınızla baş edemez haldesiniz onu bilemiyorum, labaratuardan mı kaçtılar, söz mü dinlemiyorlar artık?  

Yoksa sizde İrfan Şahin gibi yurdışına mı gitmeyi planlıyorsunuz mesela, Paris’te bir müddet evinizde istirahat mı buyuracaksınız?

Neler biliyoruz değil mi, ama susuyoruz ama bıçak kemikte Rifat bey, bu iki varoş kızın iplerini çekmende büyük fayda var...

Yapmayın beyler, yapmayın patronlar, ayıptır günahtır.

Bu çetelerin arasında medya grupları gol yemekten ağları delik deşik kalelere döndüler. Turgay Ciner, Aydın Doğan, Akın İpek Beyefendiler bunların size ne gibi bir faydası var acaba?

Dostça sözlerime kulak verin bu çeteler aldıkları aylıklar, haftalıklar itibariyle size ucuza mal oluyor görünebilirler ama son toplamda çıkacak maddi manevi fatura çok büyüktür şayet çoktan çıkmadıysa....

Sacit ASLAN