Kemal Sunal'ın kızı Ezo'dan duygulandıran açıklamalar

Kemal Sunal'ın kızı Ezo Sunal, çocuk atölyesindeki başarısından sonra resme merak sardı.

Kemal Sunal'ın kızı Ezo'dan duygulandıran açıklamalar

Sabah Gazetesi'nden Merve Yurtyapan'ın röportajı...

Resme merakınız nasıl başladı?

Her çocuk gibi ben de anaokulu çağında resim yapmayı seviyordum. Hatta güneşi hep mavi çizerdim ve okuldaki öğretmenim beni uyarırdı. Hayal gücüne müdahale etmemek lazım. Sonra lisede İngiltere'ye gittim. Oradaki öğretmenim tam tersiydi, hiç karışmadı, özgür bıraktı. Daha sonra üniversite, iş derken ara verdim resim yapmaya. Bir yıl önce yeniden resim yapmaya başladım ve iyi ki başlamışım, çok iyi geliyor.

Step İstanbul'da Redart'ta eserleriniz sergilendi. Nasıl yorumlar aldınız?

Resimlerimle katıldığım ilk fuardı, çok keyifli geri dönüşler aldım. Aslında bir duygu paylaşılıyor ve bunun izleyenlere geçmesi, iyi hissettirmesi, hikayeler anlattırması ve hayaller kurdurması beni çok mutlu ediyor. Bu süreçte dört resmim puzzle olarak da basıldı.

15 YIL GEÇTİ

Mesleğinizi seçmenizde annenizin anaokulunun çok büyük etkisi varmış.

Ben ortaokuldayken annem anaokulunu kurdu ve o zaman çocuklarla çalışmak istediğimi keşfettim. Lise ve üniversiteyi İngiltere'de okuduktan sonra döner dönmez ertesi gün anaokulunda işe başladım. Bir yıl sonra da Ezo Sunal Çocuk Atölyesi'ni kurdum, 15 yılı doldurduk.

Ezo Sunal Çocuk Atölyesi'nin eğitimi çocuklara neler katıyor?

Büyük şehirlerde yaşayan çocuklar çok yalnız, sosyalleşmeye dair deneyimleri eksik kalıyor. Artık ebeveynler çok bilinçli. Atölyemizde temelinde hareket, ritim ve müzik olan Orff yaklaşımını da programımıza dahil ediyoruz. Bu yaklaşımla hoşgörülü ve özgüvenli çocuklar yetiştiriyoruz.

İngiltere'de çocuk gelişimi ve sinema eğitimi aldınız. Aralarında nasıl bir bağlantı var?

Bir psikolog "Hem çocuklarla çalışırken, hem de film kritiği yaparken kazanılması gereken en önemli özellik; gözlem yapabilme yeteneğidir" demişti bana. Belki de farkında olmadan birbirini besleyen iki alan seçmiştim.

BABAMA BENZETİLİYORUM

Babanıza çok benzeyen yanlarınız var…

Babamı iyi tanıyanlar beni karakter olarak çok benzetirler. Bu benim için büyük mutluluk ve gurur tabii. Küçük yaşta kaybettiğim için babamı her yönüyle tanıyamadım belki ama benzetilmek, ondan bazı özellikler taşıyor olmak beni mutlu ediyor. Babamın sadece bana değil, tüm gençlere anlatmak istediği fikir; okumanın önemidir. Hep "Türkiye'nin okuyan insana ihtiyacı var. Bunun için herkes elinden geleni yapmalı" derdi. Sadece sözle nasihat yeterince etkili olmuyor tabii, bu yüzden mesleğinin zirvesindeyken bıraktığı okuluna geri dönüp hem üniversiteyi bitirmiş, hem de yüksek lisans yapmıştır. Daha güzel bir örnek olamaz.

AKSU'NUN TABLOLARIMI KLİBİNDE KULLANMASI BÜYÜK GURUR

Tablolarınız Sezen Aksu'nun 'Ne Yapayım Şimdi Ben' adlı şarkısının klibinde de yer aldı...

Sezen Aksu 'I am Grimaldi' isimli resmimi çok sevdi ve evine astı. Benim için inanılmaz ve tarif edilemez bir mutluluk ve gurur tabii. Karantinada telefon etti ve "Ezo, resimlerini yeni çıkaracağım videoda kullanmak istiyorum, ne dersin?" diye sordu. Mutluluktan çığlık atmamak için zor tutuyordum kendimi. Video benim için muhteşem bir hatıra, resim yapmaya devam etmem için müthiş motivasyon oldu.

ÇOCUKLARLA ÇALIŞIRKEN TÜM SORUNLARI UNUTUYORUM

Çocuklarla birlikte olmak size nasıl bir enerji veriyor?

Muhteşem! Çocukların tepkileri, duyguları, söyledikleri hep gerçek. Size koşarak gelip sarıldıklarında biliyorsunuz ki gerçek sevgi. Çocuklarla vakit geçirince aklınızdaki sorunlar, negatif düşünceler yok oluyor. İyi ki bu mesleği seçmişim.

SATILSIN KAYGISIYLA RESIM YAPMIYORUM

Eserlerinizi yaparken en çok neden besleniyorsunuz?

Bazen bir renk, bazen bir hayal ya da hikaye. Beğenilsin ya da satılsın kaygısıyla değil, kendi hikayelerimi anlatmak için resim yapıyorum.

Sizi nasıl eserler etkiliyor?

Duygusu olmalı. Sadece renkleri güzel veya dekoratif olduğu için bir resim çekmez beni.