Pelin Karahan: "Her kadın çalışmalı"

Yaz tatilini Bodrum'daki yazlığında geçirdiğini belirten Pelin Karahan, yeni sezona hazır...

Pelin Karahan: "Her kadın çalışmalı"

ALEM Talks Podcast'in konuğu, TRT'de "Bir Zamanlar Kıbrıs" dizisinde yer alan Pelin Karahan oldu. Yaz tatilini Bodrum'daki yazlığında geçirdiğini belirten Karahan kış programını, "Şu an devam etmekte olan, TRT'de yayınlanan 'Bir Zamanlar Kıbrıs' adlı dizim var. Dizinin yeni sezon hazırlıkları başladı; çekimlerine de başlayacağız. Dizi dışında yeni projeler için görüşmelerim devam ediyor, netleşince paylaşmak istiyorum" sözleriyle anlattı.

YOĞUN BİR TEMPOM VAR

Çok yoğun bir temposu olduğunu ifade eden Pelin Karahan, yoğun günlerini "Çok yoğun bir tempom var, çalışırken bu ritim daha da artıyor. Ayrıca günlük temponun hızını da seviyorum. Sabah erkenden kalkıp çocukları okula götürüp, spora oradan sete gidip işimi yapıp, sonra evin market alışverişini yapıyorum. Özellikle dizi çekimlerinin olduğu dönemler biraz yorucu oluyor. Diziyi Kıbrıs'ta çekiyoruz. Haftanın üç gününü Kıbrıs'ta, geri kalanını İstanbul'da ailemle ve çocuklarımla geçiriyorum" cümleleriyle açıkladı. Her gün spor yapmaya çalıştığını dile getiren Karahan, "Spor yapamadığım gün kendimi çok kötü hissediyorum, vicdanım sızlıyor. En yoğun, tempolu, koşturmalı günümde bile özellikle sabahın ilk saatinde spor yaparsam günüm çok daha iyi geçiyor. Spor yapmayı kendime ayırmam gereken zaman olarak görüyorum" sözleriyle, tempolu yaşamında kendine ayırdığı zamanları anlattı.

TABLOLAR YAPIYORUM

Pandemi sürecinde resim yapmaya tekrar başladığını belirten Karahan, bu dönemde biraz daha boya tarzını değiştirerek akrilik boyalar kullandığını, soyut tablolar yaptığını söyledi. Renkleri çok sevdiğini dile getiren Karahan, pandemi döneminde yaptığı resimleri "Duvarda hangi rengi görünce mutlu olacağımı düşünüyorsam çizimlerimi de ona göre yapıyorum. Akrilik ile yaptım, soyut tabloların bir kısmını fön makinasıyla yaptım. Bu tarzı kendi kendime keşfettim ve çok hoşuma gitti" sözleriyle anlattı. Karahan, renklerin giyim stiline de etki ettiğini şu sözlerle ifade etti: "Gardırobum aşırı renkli. Kıyafetlerimin renkli olmasını seviyorum ama uyumsuz bir tarzım yok. Bir parçam çok renkliyse, diğer unsurlarda sade tonları tercih ediyorum. Bazen siyah kıyafet giyip, renkli ayakkabılarla tarzımı tamamlıyorum. Fuşya rengi bir şey giydiysem diğer tamamlayıcı unsurlarda neon renkler kullanıyorum. Kıyafetlerimdeki renkler aynaya baktığımda beni çok mutlu ediyor."

HER KADIN ÇALIŞMALI

Hayatının her noktasında dengeyi sağlamaya çalıştığını belirten Karahan, "Bence hayat dengeli olduğu zaman keyifli. Bir şeyi çok tüketirseniz o artık size keyif vermemeye başlar. Örneğin her gün aşırı bir şekilde yemek yersen, yemekten keyif almamaya başlarsın. Her konuda dengeyi sağlamak lazım. Hayatınızda dengeyi tutturduğunuz zaman mutlu olmayı öğreniyorsunuz" sözleriyle yaşamının unsurlarını anlattı. Karahan, hayatının dönüm noktasının 'Kavak Yelleri' dizisi için görüşmeye gittiği gün olduğunu dile getirdi: "Ankaralıyım, Eskişehir'de okudum. Üniversite bitince de İstanbul'a geldim. Maslak'ta plazada staj yaparken, para kazanmak için ajansa kaydoldum. 'Kavak Yelleri' dizisinden teklif gelince, iş yaşamını bıraktım. İyi ki de işi bırakıp oyuncu olmuşum. Hayalimde oyunculuk yapmak yoktu. Ben İstanbul'a gelmeyi bile düşünmüyordum. Ne istediğimi bilmiyordum ama ne istemediğimi biliyordum. Bu durum benim için aslında bir artıydı." dedi.

Karahan gençlere ise "36 yaşındayım. 'Kavak Yelleri' dizisine başladığımda 22 yaşındaydım. 30 yaşından sonra kadınların düşüncesi, tavrı, tahammülü, algısı her şeyi çok değişiyor. Her şeyin bir yaşı var, zamanı var. Ama her kadın bence çalışmalı. Çalışan kadının daha mutlu ve özgür olduğunu düşünüyorum. Ne olursa olsun, sevdiğin, para kazandığın bir mesleğin olmalı hayatta" sözleriyle tavsiyede bulundu.