Sahte milyardere 34 yıl hapis talebi!

Arap işadamı kılığında Alman ve Danimarkalı iş adamlarını dolandıran şüpheli ve çetesi hakkında 34 yıla kadar hapis istendi.

Sahte milyardere 34 yıl hapis talebi!

Sabah Gazetesi'nden Dilhan Dumanoğlu'nun haberine göre sahte milyarder dolandırıcılığında savcılık iddianamesi tamamlandı.

Kendisini Katarlı Ammar Behzat Ekber olarak tanıtıp Alman ve Danimarkalı işadamlarını dolandıran A Y ve 18 kişi hakkında 34 yıla kadar hapis istendi.

İddianamede Y'nin, Türkiye'nin güvensiz ve tekinsiz bir ülke algısına neden olduğu belirtildi.

Kendisini Katarlı işadamı olarak tanıtan A Y, ailesinden çok büyük bir miras kaldığını, banka hesabında 1 milyar 655 milyon dolar olduğunu ve bu parayı almasını sağlayacak engelin kaldırılması için Türkiye'de yatırım yapması gerektiğini Alman ve Danimarkalı iş insanlarına söyledi.

Miras kalan paranın bulunduğu bankadan alınmış sahte hesap cüzdanını hedefindeki işadamlarına gösteren şahıs, bu kişileri ikna için Türkiye'ye davet etti.

Beşiktaş'taki lüks bir otelde bir hafta boyunca yabancıları konaklatan Y, gösterişli bir hayata sahip olduğu süsü verdi. Alman işadamı Joachim Salcher vaatlere inandı ve şirket kurdu.

İki arkadaşı da Salcher'in şirketine ortak oldu. Şirket adına açılan banka hesabına 27 milyon dolar yatırılmasını sağlayan şahıs, işbirliği yaptığı 3 banka görevlisinin yardımıyla hesabı boşalttı.

Y ve şebekesi, bir toplantı sırasında organize ettikleri sahte polis baskınıyla işadamlarının ülkeden apar topar kaçmalarını sağladı. Ülkelerine dönünce paralarını çekmek isteyen işadamları, hesabın boş olduğunu görünce şikâyetçi oldu. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma başlattı. Gözaltına alınan 17 şüpheliden 5'i tutuklandı. Şüpheliler hakkında, 'Suç işlemek amacıyla örgüt kurma, kurulan örgüte üye olma, nitelikli dolandırıcılık, özel belgede sahtecilik' suçlarından 34 yıla kadar hapis istemiyle iddianame hazırlandı.

ÜLKE PRESTİJİNİ BOZDUĞUNA YER VERİLDİ

İddıanamede, Y. liderliğinde suç örgütü kurulduğu, Y'nin kurulan suç örgütünün lideri olduğu, suç örgütü yöneticileri ve üyelerine verdiği talimatlarla suç örgütünün iş ve işleyişini sağladığı kaydedildi.

Ayrıca suç örgütünün, Türkiye'ye gelen yabancı yatırımcıları dolandırarak ülke prestijini diğer ülkelere karşı güvensiz ve tekinsiz bir ülke sanısının oluşmasına sebep olduğuna yer verildi.