Kırtasiye alışverişi yaparken "kokulu ürünlerden" uzak durun!

Yaz tatili geride kalırken milyonlarca öğrenci için okul dönemi başladı.

Kırtasiye alışverişi yaparken "kokulu ürünlerden" uzak durun!

Yeni öğretim yılının başlamasına sayılı günler kala veliler için okul alışverişi telaşı başladı.

Yeni öğretim yılının ilk ders zili 11 Eylül’de çalacak. Aileler ise bu dönemde kalem, defter, çanta gibi kırtasiye ürünleri alışverişine yöneldi.

Bazı kırtasiye malzemelerinin içeriğinde fitalatlar, azo boyar maddeler, monomerler ve ağır metaller olduğunu ifade eden Medipol Üniversitesi Çamlıca Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü'nden Dr. Öğr. Üyesi Gökmen Alpaslan Taşkın, okula dönüş hazırlığı yapan velileri sahte ürünlere karşı uyardı. 

“UZAKDOĞU’DAN GELEN ÜRÜNLER DAHA RİSKLİ” 

Çocukların albenisi fazla olduğu için yurtdışından gelen ürünleri talep ettiğini ancak bunları satın alırken içinde bulunan azo ve fitalat denilen maddelere dikkat edilmesi gerektiğini belirten Dr. Öğr. Üyesi Taşkın, şunları söyledi: 

"Özellikle azo 30 ppm üzerinde olduğunda daha çok etkili oluyor. Türkiye'de bunun sınırlaması var ancak özellikle Uzakdoğu ülkelerinden gelen ürünlerin kontrolünü bilemediğimiz için daha riskli olduğunu düşünüyoruz. Sağlık Bakanlığı'nın bu konuda daha önce yaptığı bir araştırmada bazı ürünlerin neredeyse yüzde 50'ye yakınında kanserojen maddelerin oldukça fazla olduğu gösterildi. Bu ürünler çocukların kullandığı kalemler, boyalı kalemler, hamurlar, silgiler özellikle de boyalı ve keskin kokulu silgiler, çocukları çekebilmek için kullanılan o renklerle beraber koyulaştırıcı parlak renkler kimyasal maddelerin de dozunu artırıyor. Burada özellikle altını çizeceğimiz şey, çok fazla keskin kokusu olan ve Uzak Doğu'dan gelen hatta menşeini bilmedikleri ürünleri tercih etmemeleri çünkü onlarda özellikle azoların daha yüksek olduğunu söyleyebiliriz." 

"KOKULU SİLGİLER ALMAYIN"

Velilere, kokulu silgi ve kimyasal barındıran malzemeler almamalarını tavsiye eden Dr. Öğr. Üyesi Taşkın, “Çocuk her gün bunu kokluyor ve o kokuya bağımlı oluyor. Oyun hamurlarında da pek çok maddede olduğu gibi kimyasal kullanılıyor. Burada kimyasalın tek başına sağlık açısından zararlılığının yanı sıra hangi dozda kullanılması gerektiği belirlenmiş. Bu dozların aşılmaması lazım. Bunlara renk vermesi için kullanılan boyalar ve şekil alması için wax esaslı, başka bazlarda yağlar var. Dolayısıyla oyun hamuru dediğimiz şey tamamen kimyasal maddelerden oluşan bir bileşim. En başta görülen zararlar deriyi boyaması, koku oluşturması, tahriş etmesi ve alerji yapması. Bunlar kısa vadede gördüğümüz zararlar. Uzun vadede ne yaptığını bilmiyoruz. Belki kansorejendir. İçinde bulunan boyar maddeler çeşitli kimyasallar barındırıyor" dedi. 

Dr. Öğr. Üyesi Taşkın, fitalatlar, azo boyar maddeler, monomerler gibi kimyasalların insanlarda oluşturacağı reaksiyonları şöyle sıraladı:

“Fitalatlar malzemenin esnekliğini arttırmak için kullanılır. Soluma veya deri yoluyla vücuda alınır. İnsan vücudunda özellikle göğüs kanserine ve hormon sisteminin bozulmasına sebep olur. 

Azo boyar maddeler ise iki binden fazla çeşidinin olması sebebiyle renkli ürün üretilirken çokça kullanılıyor. Bu maddelerin kullanıldığı ürünlerin uzun süre vücut ile temas etmesi ilk etapta cildin tahriş olmasına uzun süreli maruziyetlerde de fitalatlarda olduğu gibi kanserojen etkiye yol açıyor. Beyan edilen boya türü ile tespit edilen boya türleri mutlaka karşılaştırılmalıdır. 

Özellikle sentetik ürünlerde, okul çantaları ve mataralar gibi ürünlerde yüksek miktardaki monomer ve kalıntı organik çözücüler başta alerjik reaksiyonlar olmak üzere pek çok hastalığın sebebi olarak biliniyor. 

Kırtasiye malzemelerinde kullanılan ağır metaller ise antimon, arsenik, baryum, kadmiyum, nikel, krom, kurşun, civa ve selenyum gibi elementlerdir. Bu ağır metallerin vücuda limitlerin üstünde değerlerde alınması birikmelere sebep olur bu da bazı kanser türlerinin görülmesi ve nörolojik sorunların oluşmasını sağlar.” 


DHA